601-02-Yönetim Düşüncesinin Evrimi
Avşaroglu Tarafından 15.05.2011 Tarihinde Eklendi ve 5870 Kez Okundu...

1.BÖLÜM : TEZ İNCELEMESİ
2.BÖLÜM :CARL BARTH’IN HAYATI, GÖRÜŞLERİ VE günümüz Türkiye’sinde uygulamalara nasıl yansıdığı
 
Mehmet Emin ÖNDER
 
Ahmet Yesevi Üniversitesi
Uzaktan Eğitim Fakültesi
Eğitim Yönetimi Ve Denetimi Yüksek Lisans Programı
 
Yönetim Düşüncesinin Evrimi
 
Danışman:
                                                       Prof. Dr. Ahmet AYPAY              
 
                                                                 Mayıs , 2011
1.BÖLÜM : TEZ İNCELEMESİ
TEZ: Çukurova Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Bilgisayar ve Öğretim Teknolojileri Eğitimi Anabilim Dalı; Anlamlı Öğrenme Yaklaşımına Dayalı Bilgisayar Destekli 7.Sınıf Fen Bilgisi Dersi İçin Hazırlanan Bir Ders Yazılımının Öğrencilerin Akademik Başarılarına Ve Kalıcılığa Etkisi, Ekim 2006 da Arife İnci KURT(KORKMAZ) tarafından; Yüksek Lisans Tezi olarak, Yrd. Doç. Dr. Mehmet TEKDAL Danışmanlığında, Özet, Önsöz, Tablolar Listesi, Şekiller Listesi, Ekler Listesi, Bölüm I-Giriş, Bölüm II- Kuramsal Açıklamalar Ve İlgili Araştırmalar, Bölüm III- Yöntem, Bölüm IV-Bulgular, Bölüm V- Yorum, Bölüm VI- Sonuç Ve Öneriler, Kaynakça, Ekler ve Öz geçmiş dizilişine uygun, pdf formatında toplam 120 sayfadan oluşturulmuştur.
TEZİN ÖZETİ:Bu çalışmada, anlamlı öğrenme yaklaşımına dayalı bilgisayar destekli 7.sınıf Fen bilgisi dersi için hazırlanan bir ders yazılımının öğrencilerin akademik başarısına ve kalıcılığa etkisi araştırılmıştır. Çalışma 2004-2005 öğretim yılında Cebesoy ilköğretim okulundaki 7. sınıf öğrencileri ile yürütülmüştür. Çalışmanın örneklemi otuz beşi Deney-1, otuz beşi Deney-2 ve otuz beşi kontrol grubu olmak üzere yüz beş öğrenciden rastgele seçilerek oluşturulmuştur. Kontrol grubuna geleneksel yöntem uygulanırken, Deney-1 grubuna anlamlı öğrenme yaklaşımına dayalı klasik yöntem , Deney-2 grubuna ise bilgisayar destekli anlamlı öğrenme uygulamaları yaptırılmıştır.
            Araştırma sonunda Deney-1, Deney-2 ve kontrol grupları arasından öğrencilerin akademik başarıları açısından Deney-2 grubu lehine anlamlı bir fark bulunmuş, öğrenilenlerin kalıcılığı açısından ise Deney-1 ve kontrol grubu arasında Deney-1 grubu lehine, Deney-1 ve Deney-2 grubu arasında ise Deney-2 grubu lehine anlamlı bir fark bulunmuştur.
2.BULGULAR VE DEĞERLENDİRME:
Yukarıda incelenen tez ;                                                  
         TEZ ‘de, Anlamlı öğrenme yaklaşımına dayalı Bilgisayar Destekli yedinci sınıf Fen Bilgisi Dersi için hazırlanan bir ders yazılımının öğrencilerin akademik başarılarına ve kalıcılığa etkisi incelenmiştir.Bu bölüm, araştırmanın amaçları doğrultusunda elde edilen bulgulardan oluşmaktadır.
            Bu bölümde akademik başarı ön-test,son-test ve kalıcılık testi uygulamaları sonucunda elde edilen bulgular, tüm testlerden elde edilen puanların ortalama (X) ve standart sapmaları (SS),ANOVA ve ANCOVA sonuçları ile geçerli ANCOVA yorumlarının yapılabilmesi için önerilen grup-içi eğimlerin homojenliği testi sonuçları sunulmaktadır.
 
 
4.1. Grupların Ön-Test, Son-Test ve Kalıcılık Testlerinde Elde Ettikleri Puanların Ortalamaları (X) ve Standart Sapma (SS) Değerleri
            Tablo 4.1 incelendiğinde, her üç grupta da ön-test puanlarının, son-test ve kalıcılık testinden daha düşük olduğu görülmektedir. Son-test ve kalıcılık testi puanlarının ön-teste göre her üç grupta da yükseldiği görülmektedir.
Tablo 4.1 Deney ve Kontrol Gruplarında Yer Alan Öğrencilerin Ön-Test - Son- Test ve Kalıcılık Başarı Testi Puanlarının Aritmetik Ortalama ve Standart Sapma Değerleri
           
 
 
 
 
 
 
 
 
 
 
            Tablodaki ön-test puanları incelendiğinde; kontrol grubu ön-test puanlarının ortalamasının X = 14,22, Deney-1 grubu ön-test puanlarının ortalamasının X = 11,62 ve Deney-2 grubu ön-test puanlarının ortalamasının X= 16,08 olduğu gözlenmektedir.
            Daha sonra yapılan son-test puanlarında ise Deney-1 grubu ile Deney-2 grubunda artış olduğu ancak kontrol grubunda bir düşük olduğu görülmektedir. Kalıcılık testi ortalamalarıincelendiğinde ise bu artışın sadece Deney-2 grubunda olduğu gözlenmektedir.Kalıcılık testi ortalamaları incelendiğinde, Deney-1 grubu ile kontrol grubu ortalamapuanlarında bir azalma olduğu görülmektedir.
            Tablo 4.1’de ön-testten elde edilen toplam puanlar incelendiğinde, geleneksel öğretim yöntemleri ile ders anlatılan gruptaki öğrencilerin elde ettiği puanların aritmetik ortalamasının X= 14,22, A.Ö.K’na göre hazırlanmış fen öğretiminin uygulandığı gruptaki öğrencilerin elde ettiği puanların aritmetik ortalamasının X=11,62, A.Ö.K’na dayalı bilgisayar destekli fen öğretiminin uygulandığı gruptaki öğrencilerin elde ettiği puanların aritmetik ortalamasının X=16,08 olarak bulunmuştur.
            Bu bulgular, öğrencilerin belirli bir hazır bulunuşluk düzeylerinin olduğunu
göstermektedir. İlköğretim Fen Bilgisi programı incelendiğinde, “Basınç” ünitesinden daha önce bahsedilmediği görülmektedir . Ancak, Basınç konusunun alt konuları olan kuvvetin bir önceki ünite olması ve soruların genelde yoruma dayalı kuvvet ünitesi ile ilgi sorular olması öğrencilerin bu hazır bulunuşluk seviyesini açıklayabilir. Öğrenciler bu ünite ile basınç konusu ile ilk defa karşılaşmaktadır. Ancak, öğrencilerin günlük hayatta karşılaşğı bir çok olayın basınç konusu ile ilgili olması bu hazır bulunuşluluk düzeyinin nedeni olabilir. Öğrenciler, bu ünite ile yedinci sınıfta yeni tanışmaktadır. Bu da öğrencilerin çok yüksek bir hazır bulunuşluluk seviyesinin olmamasının nedenlerinden biri olarak sayılabilir [Kontrol ( X=14,22); Deney-1 ( X= 11,62); Deney-2( X= 16,08)].
            Araştırma sonunda Deney-1, Deney-2 ve kontrol grupları arasından öğrencilerin akademik  başarıları açısından Deney-2 grubu lehine anlamlı bir fark bulunmuş, öğrenilenlerin kalıcılığı açısından ise Deney-1 ve kontrol grubu arasında Deney-1 grubu lehine, Deney-1 ve Deney-2 grubu arasında ise Deney-2 grubu lehine anlamlı bir fark bulunmuştur.
3. TARTIŞMA VE SONUÇ:
            Araştırmanın birinci sorusuyla ilgili bulgular, anlamlı öğrenme kuramına göre ders anlatılan Deney-1 grubu son-test akademik başarılarının, anlamlı öğrenme kuramına dayalı ve bilgisayar destekli anlatılan Deney-2 grubunun son-test akademik başarılarından daha düşük olduğu belirlenmiş ve yapılan istatistiksel analizler sonucu anlamlı farkın Deney-2 grubu lehine anlamlı bir düzeyde yüksek olduğunu göstermiştir. Bu sonuçlara göre, anlamlı öğrenme kuramına dayalı olarak hazırlanan öğretimin geleneksel klasik yöntemlerle yapılan öğretimden farklı olduğunu, göstermiştir. Bunun yanında işin içine bilgisayar destekli eğitimin girmesiyle son-test puanlarındaki artış fazlalaşş ve bilgisayar destekli eğitimin uygulandığı Deney-2 grubunun son-test akademik başarı testleri sonucunun her iki grupla da anlamlı derecede farklılık gösterdiğini kanıtlamıştır. Bu da teknoloji ve bilgisayar destekli öğretimin öğrencilerin başarısını arttıran önemli bir unsur olduğunu kanıtlayan çalışmaları desteklemektedir.
 
 
2.BÖLÜM :CARL BARTH’IN HAYATI, GÖRÜŞLERİ VE günümüz Türkiye’sinde uygulamalara nasıl yansıdığı
 
 

Karl Barth
 
          
            Carl Barth :Taylor’un Midvale Steel firmasındaki yardımcılarından  bir matematikçidir. Metal kesimi ile ilgilenmiş ve özel amaçlı bir  sürgülü hesap cetveli geliştirmiştir. Zaman  etüdünde yorgunluk toleransının belirlenmesi konusunda çalışmalar yapmıştır.
            Carl Barth, çalışmaları boyunca Taylor ilkelerini geliştirirken bu ilkelere körü körüne bağlı kalmış bir fikir adamıdır.Esas mesleği öğretmenliktir.Yaşadığı süre içinde Taylor ilkelerini geliştirmeye çaba sarfetmiştir. Barth ,bilimsel yönetimi “slide-rule “denilen bir ölçü aletiyle ve bulduğu bazı formüllerle güçlendirmeye gayret etmiştir.Bunlardan başka Taylor ilkelerinin sadık bir uygulayıcısı olmuştur.Bunun yanı sıra, zaman etüdünde yorgunluk toleransının belirlenmesi konusunda da çalışmalar yapmıştır.
 
Amerikalı mühendis Taylor’un bilimsel ilkelerini geliştirmeye çaba sarf ettiği için bir nevi Taylorizm anlayışını benimsemiştir. Taylor’un “Bilimsel Yönetim” olarak bilinen yönetim teorisi incelendiğinde; organizasyonlarda işbölümü ve uzmanlaşmanın şart olduğu, işe uygun eleman seçimine önem verildiği, eğitime gereken önem verildiği, görev ve sorumluluk alanı önceden belirlenmesi gerektiği ve çalışanların bu çerçevede hareket etmesi gerektiği, organizasyonlarda disiplin ve hiyerarşik bir örgütlenme olması gerektiği görülmektedir. Taylorizm anlayışı insan unsurunu daima ikinci planda tuttuğu gibi insan unsuru dışındaki faktörler üzerinde durduğu için, günümüzde insancıl olmayan bir çalışma sistemi olarak değerlendirilmektedir.
 
            Taylorizmin anahtar kelimeleri; verimlilik, piece work(parça üretimi), para, birinci sınıf işçi, çıktı ve takım çalışması olarak sıralanabilir. En iyi işçiyi bulmak için işçilerden birini alıp onu daha çok çalışmaya teşvik etmiştir. Bunu sağlamak için öncelikle parayı motivatör olarak kullanmış, çalışma saatlerini düşürmüş ve mola sayılarını arttırmıştır.
SONUÇ
            Bütün bu çalışmaların sonucunda Türkiye’de bürokrasi modeli kabul edilmiş ve başta milli eğitim sistemi olmak üzere bütün devlet kuruluşları bu modele göre şekillenmiş ve iş bölümü,uzmanlaşma,bilimsel yönetim kavramları her çalışmanın başına öncelikli olarak konulmuş çalışmalar buna göre dizayn edilmiştir.
 
 


En son eklenen 5 makale

Makale Başlığı
Ekleyen
Tarih
Okunma
Avşaroglu
05.05.2016
1243
TERÖR ÖRGÜTÜNÜN ANKARA 3 SALDIRISININ BÖLGESEL AKTÖRLER VE OLAYA ETKİ EDEN PARAMETRELER YÖN
Avşaroglu
05.05.2016
1395
KENTLEŞME VE KONUT POLİTİKALARI
Avşaroglu
05.05.2016
1244
www.ozanavsaroglu.com
copyright (c) 2010-2011 Tüm Hakları Saklıdır
web tasarım fby
iletişim: efebeytasarim@yahoo.com